Yaşar Üniversitesi’nden Önemli Ziyaret
Yaşar Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği tarafından hazırlanan bir proje hakkında bilgilendirme yapıldı. Özel Gereksinimli çocuklar için hazırlanan oyuncakların kullanımları ve ne gibi çalışmalarda kullanılacağı konusunda bilgi alışverişinde bulunuldu. Algı Özel Eğitim Kurumları kurucularından Parin YAKUPYAN ve Algı Özel Eğitim Merkezi’nden Psikolog Burcu ARABACI ile görüşen Kaan KARADOĞAN, proje için eleştirilere daha fazla ihtiyaçları olduğunu belirtti, geliştirdikleri projenin ana konusunun özel gereksinimli bireylerin eğitimlerine destek olacak oyuncakların geliştirilmesi olduğunu anlattı. Proje daha önce medyada yoğun bir şekilde yer almıştı.
İşte o haber:
Otizmlilere ‘Umut’ Olacak Buluş
Yaşar Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü öğrencisi Can Yıldız, 5 yaşındaki otizmli kuzeni Umut’un konuşmasına yardımcı olması için kullandığı kartlardan esinlenerek, sınıf arkadaşı Emre Danışan ile birlikte kartları konuşturan bir sistem geliştirdi. İki gencin, otizmli çocukların kelimeleri anne babalarının sesinden, sevdikleri oyuncaklarla oynarken daha rahat öğrenmesi için ortaya çıkardığı ürün, Yaşar Üniversitesi’nde düzenlenen Startup Weekend girişimcilik yarışmasında da birinciliği kazandı.
Nisan ayının Birleşmiş Milletler tarafından bütün dünyada Otizm Farkındalık Ayı olarak ilan edildiğini ve ay boyunca tüm dünyada otizm konusunda bilinçlendirme çalışmaları yapıldığını hatırlatan Yaşar Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü öğrencisi Can Yıldız, böyle bir projeyle ödül almanın kendileri için ayrıca gurur kaynağı olduğunu söyledi.
Otizmli kuzeni Umut’un, kendisiyle oynamayı çok sevdiğini belirten Can Yıldız, “Sık sık amcamlara onu ziyarete gidiyorum. Umut da birçok otizmli çocuk gibi iletişim problemi yaşıyor ve kendini konuşarak ifade edemiyor. Ailesinin uzun uğraşları ile ‘abi gel’ gibi küçük kelimeleri söyleyebiliyor. Eğer onu anlayamazsak her çocuk gibi sinirleniyor ve ağlamaya başlıyor. Bu sorunu aşması için Umut’un yeni kelimeler öğrenmesi, derdini anlatabilmesi gerekiyor. Eğer Umut’u anlarsak çok mutlu oluyor ve neşesi yerinde oluyor. Yaklaşık iki ay önce, Umut’la oynarken farklı kelimeler öğrendiğini fark ettim ve amcam yeni kelimeler öğrenmesine yardımcı olan kartları gösterdi. Bu kartları daha iyi nasıl kullanabiliriz diye konuşmaya başladık ve ortaya birçok fikir çıktı. Çocuk, fotoğrafların karşılığını zaten ailesinden tekrar tekrar duyuyor, biz bunu daha da ileriye taşıyalım ve bir cihaz yaparak kartları konuşturalım diye düşündük” dedi.
PROJE BİRİNCİLİK GETİRDİ
Sınıf arkadaşı Emre Danışan ile birlikte projeye hemen başladıklarını aktaran Can Yıldız, “Kullanacağımız elektronik malzemeleri hemen sipariş ettik. Bu sırada da Startup Weekend yarışmasını öğrendik ve başvurduk. Sipariş ettiğim malzemeler henüz elimize ulaşmadığı için elimizde olan malzemelerle, üç gün boyunca çok az uykuyla projenin prototipini yapmayı başardık. Üzerindeki okuyucu sayesinde akıllı kartları tanıyan bir sistem yapıp yeğenimin en sevdiği oyuncağın içine monte ettik. Çocuk kartı oyuncağa yaklaştırdığında anne veya babasının sesinden, yemek, tuvalet, kedi, köpek gibi kelimelerin okunuşlarını duyabiliyor. Emeğimizin karşılığını ise yarışmada birinci olarak aldık” diye konuştu.
ÜNİVERSİTEDEN DESTEK
Startup Weekend yarışmasında böyle bir başarı elde etmelerinin mutluluğunu yaşadıklarını belirten Emre Danışan ise melek yatırımcıların neredeyse hepsinin proje hakkında görüşmek istediğini ifade etti. “İlk olarak ürünümüz için patent başvurusu yapıyoruz. Yazılım Mühendisliği birinci sınıf öğrencileri Onat Akduman ile Şevket Demirtaş’ın da yarışma süresince kendilerine yardımcı olduğunu kaydeden Danışan, “Yaşar Üniversitesi Araştırma Geliştirme ve Uygulama Merkezi, Bilimsel Araştırma Projesi (BAP) kapsamında bizi maddi olarak destekledi. Bilgi ve Teknoloji Transfer Ofisi’nin çatısı altında kurulan Minerva Kuluçka Merkezi de mobilyasından, kırtasiye gereçlerine, internetten telefonuna kadar tüm donanımlarıyla 1 yıl süreyle kullanabileceğimiz bir ofis tahsis etti. Projemizi daha da geliştirip görülme sıklığı günümüzde doğan her 68 çocuktan birine kadar artan otizmli bireylerin gelişimine bir nebze de olsun katkıda bulunmak istiyoruz” dedi.
