Pelşin Demirel 8 Yaş
Ben hamileyken birkaç kez doktora gittim. Doktorlar bebeğin gayet iyi olduğunu, sadece belden aşağısının kısa olduğunu, kız çocukların zaten küçük olabileceğini, anne sütü içerse gelişeceğini söylediler. Pelşin dünyaya geldi, çok küçüktü, yüzü buruş buruştu. Ben hiçbir şey anlamadım, kendi kendime Peşlin’in derisi geniş, sütünü içtikçe kilo alacak diye düşünüyordum. Bir gün bir düğüne gittik, diğer gün Pelşin hasta oldu, hemen doktora gittik. Enfeksiyon kapmıştı , daha 2,5 aylıktı doktor bize o zaman Pelşin’in “down sendromu” olduğunu söyledi.
Ben hiç kafama takmadım. Pelşin’i daha sonraları aşı merkezine götürdüm, bana hiç bir şey söylemediler . Başka bir gün yine sokak gezici aşıcılar geldiler Pelşin’e aşı yaptılar ve onun “down sendromu” olduğunu söylediler . Pelşin 6 aylıktı ve ben ikinci kez bu hastalığın ismini duydum, bu sefer aşıcılar benim dikkatimi çekti. Pelşin’i Cerrahpaşa Tıp Fakültesine götürmemi istediler, orada bana her şeyi açıklayacaklarını söylediler. Cerrahpaşaya gittik, bizi hemen genetik bölümüne gönderdiler ve hemen bize dosya çıkardılar. Çok şaşırmıştım ne olacağını bilmiyordum. Sonra bize çocuğun “down sendromu” olduğunu diğer bir deyişle özürlü olduğunu söylediler.
O anda anlatamayacağım duygular yaşadım. Bu duyguları ifade etmek çok zor. Bir psikolog bana son yıllarda Amerika’da yapılan araştırmalara göre böyle çocukların çok olduğunu söyledi. Genetikteki doktorlar bizden bazı tetkikler istedi, bunun için kalp, göz, kbb bölümlerine gitmemizi istediler. Biz bu bölümlere gittik ve bütün muayenelerimizi yaptırdık. Pelşin’de hiçbir şey çıkmadı sonra bizi fizyoterapiye gönderdiler, burada da bize bir dosya açtılar ve her ay buraya gittik. Pelşin’e oturma, emekleme, ayağa kalma vs. ve en son yürümeyi öğrettiler. Her ay bir hareket gösterdiler, bana günde 1 saat çalıştıracağımı söylediler. Ama Pelşin’i çalıştıramıyordum çünkü ben eşimin ailesiyle beraber oturuyordum ve çok kalabalık bir ailedeydik. Buna rağmen Pelşin çok akıllı bir çocuktu bir kere gösterirdim hemen kapardı. Doktorumuzda çabuk ilerlediğini söylerdi. Sonra Pelşin 2 yaşında yürümeye başladı.
Pelşin yürüyene kadar her akşam rüyamda onun yürüdüğünü görürdüm. Sonra fizyoterapi işimiz bitti. Doktorlar bize durmadan eğitim almamız gerektiğini söylediler. Pelşin’in küçük olduğunu nasıl eğitim göreceğini düşünüyordum. Bu konuda çok cahildim. Pelşin 3 yaşına gelmişti. Birgün Pelşin’in amcası gazetede Algı Eğitim’in reklamını gördü hemen telefon açtım. Kurucularıyla görüştüm. “Down sendromlu” çocuklara da eğitim verdiklerini söylediler. Adresimizi verdik, bizi almaya geleceklerdi ama bu arada evdekilere bunu nasıl söyleyeceğimi düşünüyordum. Kayınpederimden izin aldım, onlar uzak olduğunu tek başıma nasıl gideceğimi sordular. Bende servisin bizi getirip götüreceğini söyledim. Sonra Algı Eğitim’e başladık. Başladığımızda Pelşin 3-4 kelime söylüyordu.
Öğretmenler çok ilgileniyorlardı. Pelşin 1-2 yıl içerisinde çok şey öğrendi. Bu arada evdeki büyükler eğitime boşuna gittiğimizi söylüyorlardı ama ben hemen karşılık veriyor. Aldığı eğitimi evde veremeyeceğimizi Pelşin’in eğitim almaya başladıktan sonra nasıl değiştiğini, neler öğrendiğini anlatıyordum. Pelşin şimdi bizlerle çok güzel sohbet ediyor, ihtiyaçlarını kendi başına giderebiliyor, okuluna gidiyor. Okuma yazmayı da öğrenmeye başladı. Pelşin burada sadece akademik bir eğitim değil her alanda eğitim alıyor. Öğretmenlerimiz sayesinde sadece Pelşin değil bende eğitim alıyorum. Algı’da sürekli yapılan veli bilgilendirme seminerlerine katılıyorum.
Algı ailesine ve öğretmenlerime minnettarım.
Çok teşekkür ediyorum.
Mülkiye DEMİREL