Otizmin İç Sesi : Birsen Başar – Nisan 2013
Hollanda’da doğan ve ancak 21 yaşındayken otizm teşhisi konulan Birsen Başar, otizmlilerin çok daha net konuştuğunu ancak bunun yadırgandığını söyledi.
Hollanda’da doğan ve ancak 21 yaşındayken otizm teşhisi konulan Birsen Başar, otizmlilerin çok daha net konuştuğunu ancak bunun yadırgandığını söyleyerek, “Sizler daha dolambaçlı davranıyorsunuz. Olduğunuz gibi olsanız dünya daha güzel bir yer olur” dedi.
21 yaşında aldığı otizm teşhisinden sonra hayatı boyunca yaşadığı iletişim ve davranış sorunlarının nedenlerini keşfeden Birsen Başar, hayatı ve insanları algılayışındaki farklılıkları anlatabilecek beceriye sahip, yüksek işlevli yetişkin bir otizmli olarak dikkat çekiyor.
Nisan Dünya Otizm Farkındalık Ayı’nda Türkiye genelinde farklı etkinliklere katılacak olan Birsen Başar, 12 Nisan Cuma günü Algı Özel Eğitim Merkezi işbirliğinde “Otizmi Fark Et, Yaşamı Paylaş!” kampanyası dahilinde otizmden etkilenen çocukların aileleri ile tüm otizm dostlarının katıldığı bir söyleşi gerçekleştirdi. Otizmlilerin ailelerinin sorularını da yanıtlayan Başar, okul döneminde sınıf arkadaşlarının da öğretmenlerinin de kendisini dışladığını belirterek, “Otizm teşhisi konduktan sonra durum değişmedi. Yine aralarına almadılar. Bu duruma çok üzüldüm. Sürekli yalnız kalıyordum” dedi. Önüne hedefler koyduğunu ve bunları gerçekleştirmek için kendini zorladığını anlatan Başar, Türkiye’de otizmli olan gençlerin konuşmadığı yönündeki eleştilere de “Konuşsalar, ortaya çıksalar ne olacak ki… Aranıza alacak mısınız?” diye karşılık verdi.
Birsen Başar, otizmlilerin her zaman daha net konuştuğunu, yalan söylemediğini vurgulayarak, “Sizler daha dolambaçlı davranıyorsunuz. Olduğunuz gibi olsanız dünya daha güzel bir yer olur… İnsanları kırmamak için yalan söylemek zorunda değilsiniz” diye konuştu.
Başar, Türkiye’de otizmlilerin eğitimine yönelik bir merkez açmayı hedeflediğini vurguladı.
Birsen Başar’ın hikayesi, otizmin iç sesi…
Birsen Başar, 4 Ocak 1986’da öğretmen bir baba ve ev hanımı annenin ilk çocuğu olarak Breda, Hollanda’da dünyaya geldi. Lise öğrenimini 2003’te tamamlayan Birsen, 2007 yılında Ekonomi, Hukuk ve İşletme dallarında üniversiteyi bitirdi. Ortaokul ve lise çağlarında, sosyal yaşama uyum sorunları yaşayan Birsen, diğer öğrenciler ile iletişim kuramadığı için teneffüslerde yalnız kaldı, sırasında hep yalnız oturdu. Ailesinin desteğiyle eğitimini sürdüren Birsen’in akademik başarısı, iletişim problemlerini dengelemesini sağlasa da, okul dışında kalan boş zamanları da hep arkadaşsız geçti. Değişikliklere gösterdiği tepki nedeniyle, tatillerde Türkiye’de geçirdiği dönemler de zorluklar içeriyordu.
İlk kez 12 yaşında aile hekimine okuldaki sosyalleşme problemleri nedeniyle başvuran Birsen, sorularına yanıt bulamadı. Daha sonraki yıllarda okulunun da yönlendirmesi ile farklı kurumlar ve psikiyatristler ile görüşen Birsen’in durumu uzmanlar tarafından göçmen bir ailenin çocuğu olduğu için iletişim kuramama, şımarıklık gibi nedenlere bağlandı, ancak o yaşlarda aldığı grup terapilerine rağmen Birsen’in sorunları hiç tükenmedi. Ta ki 21 yaşında, 2007 Haziran ayında otizm teşhisini alana dek…
Otizm teşhisi sonrasında kendisi gibi otizmliler ile tanışan Birsen, teşhisten sonraki süreçte kendisini “daha iyi anlamaya başladığını ifade ediyor. Türkiye’deki otizmli gençler ile tanışmak için, internet üzerinden otizmli çocuk aileleri ile bağlantı kursa da, başlangıçta kendisini ifade eden yetişkin bir otizmliye alışkın olmayan aileler tarafından çoğunlukla yanlış anlaşıldı.
Otizm farkındalığını artırmak için Hollanda ve Türkiye’de seminerler veren Birsen Başar’ın 2010’da Hollanda, Belçika ve Türkiye’de yayınlanan ilk kitabı “Ben de Artık Fark Edilmek İstiyorum”un ardından ikinci kitabı Nisan ayında kitapevlerinde yerini alacak. Dünyada nadir görülen örnekler gibi otizmin iç dünyasını yazarak anlatan Birsen Başar, 4 dil biliyor, yaşadığı kentin belediyesinde çalışıyor ve aldığı eğitim sayesinde kendi günlük hayatını sürdürme yetisine sahip.
Birsen, 2009’dan bu yana otizm farkındalığını artırmak için farklı ülkelerde yüzün üzerinde seminerler gerçekleştirdi. Bu yıl 2 Nisan Dünya Otizm Farkındalık Günü’nde Hollanda’da yayınlanan kendi hayatından kesitler anlatan belgeseli “Birsen” beğeni topluyor. Nisan sonunda ikinci kitabı Türkiye’de İlkim Ozan Yayınları tarafından yayınlanacak olan Birsen’in arzusu, otizmin sesini duyurmak için belgeselinin Türk TV kanallarından birinde de yayınlanması.
10-21 Nisan tarihleri arasında Türkiye’de otizm etkinliklerine katılacak olan Birsen Başar, Istanbul dışında Ankara, Kastamonu, Samsun ve Trabzon’da ailelere ve otizmi merak edenlere sunumlar gerçekleştirecek.
“Birsen” Belgeseli kısa özeti için http://www.youtube.com/watch?v=IdrkyiC7MRk
ALGI ÖZEL EĞİTİM MERKEZİ
Dr. Garbis Yakupyan ve finans uzmanı Parin Yakupyan, 2000 yılında doğan ikizlerinden Garen’e otizm teşhisi konmasıyla birlikte bildikleri ama çok da farkında olmadıkları otizmle tanıştılar. Oğullarının eğitim sürecinde yaşadıkları güçlükler ve belirsizlikler onları bir özel eğitim merkezi açmaya yöneltti. 2007 yılında Mecidiyeköy’de Algı Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi’ni kurdular. Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı merkezde sadece otizmliler değil, özel gereksinimli tüm bireylere hizmet vermeye başladılar. Bu süreçte, bizzat kendilerinin de katıldıkları eğitimlerde, seminerlerde, bu alanda uzmanlaşmış akademisyenlerin aktarımlarından otizmin tek tedavi yolunun yoğun eğitim olduğunu öğrendiler. Amerika’da çok uzun yıllardır yoğun olarak kullanılan Uygulamalı Davranış Analizi (Applied Behavior Analysis-ABA) yöntemini Türkiye’de en doğru kullanan merkezlerden biri haline geldiler. Amerika’da bu alandaki sayılı uzmanlardan olan Nicky Nükte Altıkulaç’ın süpervizörlüğünde oluşturulan programlar doğrultusunda yoğun ve kişiye özel eğitim uygulayabilecek terapistler yetiştirdiler. Bir yandan da bir dizi seminer, sergi, tiyatro gibi etkinliklerle otizmde farkındalık yaratmak için çabalamaya devam ediyorlar.
www.algiozelegitim.com.tr
Neden “Otizmi fark et, yaşamı paylaş!” diyoruz?
Son yıllarda giderek artan otizm farkındalık kampanyaları, otizmin daha fazla bilinmesi sağladı, ancak farkındalık, otizmli bireyler için sosyal hayat ve haklar açısından pek fazla değişiklik sağlamadı. Evet, otizmin farkındayız, son yıllarda giderek çoğaldığını biliyoruz ama ne yapıyoruz otizmin sorunlarını çözmek için?
Otizmli bireylerin sorunları sayıları arttıkça, gün geçtikçe büyüyor. Artık, farkında olmanın bir adım ötesine geçip, sorunlarına ve çözümlerine odaklanmamız gerekiyor. Otizmli bireylerin hayata katılabilmeleri için, toplumun geri kalanının ayrımcılıktan uzak durarak yaşamı paylaşmayı öğrenmesi gerekiyor.
FELSEBİYAT Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Arda Özgüven ile otizm aktivisti M. İrem Afşin’in Proje EşKoordinatörlüğü’nde gönüllü bir ekip ile sosyal mecrada düzenlenen 2013 Nisan Otizm Kampanyası, bu bakış açısıyla, “otizmin farkındaysanız, o zaman bizimle yaşamı paylaşın” üzerine konumlandırıldı. Otizmle ilgili herhangi bir sivil toplum kuruluşunu temsil etmeyen kampanya, katılmak isteyen herkese Nisan süresince açık.
“Çünkü yaşamı paylaşmak, sorunları da paylaşmaktır!” mottosuyla yola çıkan kampanya bünyesinde kampanya mesajlarını içeren viral film, Twitterhashtag/etiket çalışması #otizmifarketyasamipaylas, halen 110 blogun katıldığı #2NisanOtizmOrtakYayın projesi ile farklı görsel çalışmalar ve Nisan ayı boyunca sürecek etkinlikler yer alıyor.
Yayınlanan Adresler:
http://www.haberler.com/otizmin-ic-sesi-birsen-basar-4520792-haberi/
http://www.sondakika.com/haber/haber-otizmin-ic-sesi-birsen-basar-4520792/
http://www.yasadikca.com/otizmin-ic-sesi-16162